Barış Kömürcüoglu Fan Club
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Barış Kömürcüoglu Fan Club


 
AnasayfaGaleriAramaLatest imagesKayıt OlkılpkerGiriş yap

 

 REYTİNG PATLAMALARI!

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Crazy
Administrators
Administrators
Crazy


Mesaj Sayısı : 518
Nerden : ankara
neden barış : barışcı
Ruh hali : REYTİNG PATLAMALARI! Keyifl10
takım : REYTİNG PATLAMALARI! 38142557ld3
Kayıt tarihi : 27/01/08

REYTİNG PATLAMALARI! Empty
MesajKonu: REYTİNG PATLAMALARI!   REYTİNG PATLAMALARI! EmptyPtsi Nis. 14, 2008 11:59 pm

REYTİNG PATLAMALARI!

Çarşamba gününden beri çok ağır bir grip geçirdiğimden evde yatak döşek yatıyordum. TELEVİZYON ÇOCUĞU YAZDI...
Çarşamba gününden beri çok ağır bir grip geçirdiğimden evde yatak döşek yatıyordum. Aman diyorum herkes kendisine dikkat etsin ortalıkta feci bir grip salgını dolaşmakta....

Bu kadar gün içinde ekranlarda neler oldu neler; reyting patlamaları mı deseniz yoksa Türkiye’nin kaderi için atılan önemli adımlar mı deseniz yoksa yoksaaa ...

Bu kadar gelişmeler içinde peki ben şimdi hangi birini yazacağım.Ehhh birde sizleri çok özlemişim. Peki siz beni özlediniz mi?...

Geçen Salı akşamı talihsiz bir kaza sonucu Büyü filminin galasında zehirlenen meslektaşlarım can pazarı yaşarken ben ilk Popstar serisinin yarışmacılarından Barış Kömürcüoğlu ile röportaj yapmak için Taksim The Marmara Otelinde kendisini heyecanla bekliyordum...

Hoppala nerden çıktı şimdi bu Barış dediğinizi duyar gibiyim. Söylemesi ayıp benim ilk seri favorimi cümle alem bilir. Tabiki Barış idi. Ohoooo biz ablam ile birlikte kıyasıya oy gönderme yarışı bile yapmıştık. Evet doğru duydunuz bende oy kullanan fanatiklerdendim....

Hal böyle olunca zamanında favori olarak tuttuğum, seyretmekten, dinlemekten büyük zevk aldığım Barış’ı tesadüf eseri Ankara’ya gittiğim geçen hafta sonu bir gecce klübünde sahne aldığını duyunca bu fırsat kaçmaz deyip kendimi ön saflarada buldum....

Kendimi öyle kaptırmışım ki bir baktım Barış ile röportaj yapıyorum. Düşünüyorum, düşünüyorum şimdi bu çocuk için neler yazsam. Size onu nasıl tanıtsam, anlatsam... (Benim anladığım dilde anlatsam..)

Kesin söyleyeceğim birşey şuana kadar kiminle görüşmeye gittiysem aralarında en kibar, efendi olanının ve en önemlisi askıntı olmayan tek kişi Barış idi. (tühhh çokda hoş çocuktu..:))Çünkü görüşme sırasında karşıdan gelen böyle anlamsız ve gereksiz teklifler sırasında biran önce insan bulunduğu ortamdan sıvışmak istiyor. Barış ile röportaj sırasında (ben daha çok sohbet demeyi tercih ederim) hiç bir şekilde bu tarz imalarla karşılaşmadığım için kendimi çok rahat ve güvende hissettim. Bu konunun benim için ve çoğu bayan için önemli olduğunu düşündüğümden dolayı sizinle de paylaşmak istedim....

Ben Avrupa yakasında oturduğum için gecce.com okurları ve benim için taaaa Suadiye’den kalkıp geldi. (ayy kıyamam)Bu centilmen hareketi ile benden tam puan aldığını söyleyebilirim. Çünkü kaprisli, ukala bir tip olsa röportaj yapmak için beni Anadolu Yakası’nda bir yere istediği gibi çağırabilirdi. Bende bu röportajı yapmak istediğimden tıpış tıpış gitmek zorunda kalırdım. Tabi geccenin bir köründe bir başıma evime nasıl dönerdim orası tartışılır..

Şimdi bunları neden anlattığımı sorduğunuzu duyar gibiyim. Bu tarz ince ve küçük ayrıntılar insanların kişiliklerini yansıtır. Biz bayanlar bu taraz ince ayrıntılara çok önem veririz. Benim için Barış’ın bu yaptığı küçük nüanslar anlattıklarından çok daha fazla kişiliğini yansıtıyor. Evet ekranda da bu imajı çiziyor. Konuşmalararıda bunu gösteriyor. Peki hareketleri bu imaj ile örtüşüyor mu? Evet kesinlikle örtüşüyor. Çoğu popüler insan için kesilip, biçilmiş bir elbise tarzında bir imajdan çok kendi kişiliğini yalın olarak yansıttığını düşünüyorum.
Bu düşüncelerimin yanında ayrıca kim ne derse desin cirlop gibi çocuk olduğunuda eklemekte yarar var.

Salak ben, ilk seferinde inanamadım.

Bir yanlışlık olmalı diye gözümü kapattım, yeniden açtım.

Nefes bile almadan karşımda bana yaklaşan Barış’a baktım.

Aman Allah’ım!

Ben resmen bir mucizeyle karşı karşıyaydım.

İnanın çok zor şartlarda sizler için röportaj yaptım. Misler gibi parfümünü sürmüş, siyah ince boğazlı kazağını, siyah janti jeket, mavi bir kot, ayna gibi tertemiz çok şık bir siyah ayakkabı giymiş. Tabi bana kal geldi. Bir müddet ne diyeceğimi, ne soracağımı şaşırdım. Yemin ediyorum ekranda gördüğünüz adamdan kat be kat daha yakışıklı. Bence ekran onu soğuklaştırıyıyor. Gözlerinin içindeki ışıltıyı size anlatamam. Yakından görmeniz gerekiyor. Birde konuşkan bıcır, bıcır vallahi. Ben ki değme çenesi düşüklere nal toplattıran, sağdece ağzım açık dinleyebildim. (Ağzım açık dinlemenin etkisinden olsa gerek ben bu kadar hastalandım dermişim..)

Konuşmamız sırasında tabiki en merak ettiğim ise medyayı, televizyonu ne kadar takip ettiği idi. Oturup saatlerce televizyon seyetme imkanı olmasada Semra Hanım’dan tutun Haziran Geccesi’ne kadar tüm olan bitenden haberdar olduğunu öğrendim.

Barış, “Sonuçta bu benim işim olduğundan nerde ne var hepsini takip etmek zorundayım.” dedi. Bu konuşma sırasında en beğendiği, takip etmeye çalıştığı dizinin tabiki çoğu kişi gibi Çarşamba akşamlarının vazgeçilmez dizisi Avrupa Yakası oludğunu öğrendim. Bununla birlikte Avrupa Yakası’nın sevilen oyuncusu Levent Üzümcü’nün (Cem’in) Barış’ın kuzeni olduğunu öğrendim. Bir kez daha kal geldi. O, bana bunları söylerken hemen aklımdan Levent Üzümcü’nün aile yaşantısı geldi. Ne kadar başarılı, yakışıklı, işinde profesyonel olduğunu düşünürken Barış’ın nasıl bir aileden geldiği hakkındada kafamda çoğu şeyi netleştirmiş oldum. Wayyyy beee ailede maşallah herkes çok iyi. Bende şayet bir gün kazara evlenir, çocuk yapmaya karar verirsem Yurtdışında falan doğurmayacam gidip direk hamileliğim süresince İzmir’de yaşayacağım. Kardeşim oranın havasındanmıdır, suyundanmıdır kızları güzel, erkekleri yakışıklı, hepsi sulak yerde yaşamış gibi fasulye sırığı gibi, ses desen hepsi billur sesli maşallah. Yani uzun lafın kısası İzmir’lilerde boş yok. Bu yüzden banane bende İzmir’de doğuracağım.....(hah evlendimde doğuram kusur kaldı.)

Aaa bu arada en fanatik tek bölümünü bile kaçırmadığı dizi olarak Cnbc’deki Ally MacBeal’in olduğunu öğrenince kulaklarıma inanamadım. Dizi bittikten sonra tekrar yayınlanan sil baştan seriyi tutun kamera arkaları bölümlerini bile kaçırmadan seyretmiş. İnanabiliyor musunuz? Süper benim en favori dizim idi. Wayyy beee işte ağzının tadını biliyor derim ben Barış için.

Bu kadar İzmir muhabbetinden sonra işin ilginç olanı Barış hiç İzmir’de extra almamış. İstanbul, Ankara başta olmak üzere bir çok yerde konser ve sahne çalışması yapmış ama İzmir’den tık yokmuş. Huuuuuu İzmir’liler size söylüyorum hemşerinize sahip çıksanız yoksa ben sahip çıkacağım....

Barış’ın çoğu kişinin bilmediği bir yanı ise Ankara’da okurken yurttan arkadaşının hatırını kırmayarak www.derki.com sitesinde Kürşat Başar, Doğa Rutkay, vb... yazarlarında bulunduğu internet sitesinde kendini anlatan yazılar yazdığını biliyor muydunuz? (önlemimi almaz isem yazım bunu biliyormuydunuz köşesine dönecek nerdeyse) Ben Barış ile röportaj yapmaya gitmeden önce şöyle mini bir araştırma yapınca öğrendim. Yazılarını okuyunca kendisi hakkında daha çok fikir sahibi oldum... İnternet adresi demişken Barış severlerin buluştuğu başka bir çatı da http://www.bariskomurcuoglu.biz/ adresi olduğunu da belirtmeden edemiyeceğim....( bizciler sitelerinde benden ve yazımdan bahbetmişken ben onlardan basetmezsem ayıp olur şimdi...)

Ayy bir anda kendimi Barış’ı size empoze eder gibi hissettim. Ama ekranlarda her geçen gün yapılan bir çok ses ve yetenek yarışması olsun, mantar gibi biten kötü sesli şarkıcılar olsun, birkaç kare çıkmayla şöhret olduğunu düşünen kişileri gördükçe bunca ekran kirliliğinde temiz birini görünce bunu da sizlerle paylaşmak istedim. (kötü mü yapmışım haa söyleyin..)

Geçen hafta bu yarışmalardan sonuncusu Kanal D’de yayınlanan Bir Yıldız Doğuyor’un birincisi seçildi. Peki neye göre seçildi. Çok mu iyi bir sese sahip, çok mu karizmatik, çok mu süper...? Tabi ki hepsi koca bir balon. Biz bu tarz yarışmalarda kaliteden çok uygusal davranıyoruz. Birinci olan Asef konuşma zorluğu çekiyor. Şarkı söylerken teklemiyor ama kendisini ifade ederken normal hayatta zorlanıyor. Oy kullanırken sesine mi yoksa duygularımıza mı önem verdik? Peki İbrahim Tatlıses’in jüri üyeliği yaptığı yarışmadaki Selçuk ne oldu? Kaset satışları yerlerde... Abidin’den sonra Kanal D’deki Türkstar yarışmasında bir laz uşağı seçildi. Akibiyetini duyanız var mı? Bir ara kaset çıktı diye Bir Yıldız Doğuyor yarışmasında gözüme çarptı o kadar. Ortalıkta bunca gereksiz kişi varken neden hak edenleri ön palana çıkarmadığımızı düşündüğüm için bu röportajı yaptım. İyiki de yapmışım...

Barış, kendimi tanıtabilmek, profesyonel insanlarla çalışma imkanı bulabilmek, besteci ve yorumculuğumu daha geniş kitlelere ulaştırabilmek için bu yarışma programına katılmış. Bunda da başarılı olduğunu söylemem yersiz herhalde.

Bu aşamaya gelene kadar Üniversite yıllarında yurtta kaldığı sürece ilk olarak barmenlikten tutun, anketörlüğe hatta devremülk satış pazarlamacılığı bile yapmış. Hep insanlarla bire bir ilişki içinde olmuş. Bunun yanında da bir çok gecce klubünde çalışma yapmış. Yani bir anda aman çocuğum hoş çocuksun, fizik desen tamam, sesi boşver biz seni çıkaralım şöhret yapalım şeklinde gökten zembil ile inmemiş Popstar yarışması ile bizlerin karşısına. Aslında süre gelen zaman diliminde hep bizlerleymiş. Ne yazık ki biz geç farketmişiz....

Bir aksilik olmaz ise en geç Şubat ayına kadar kendi bestelerinin yer aldığı kasetinin DMC’den çıkacağını müjdeledi.

Bence şu saatten sonra kendisinin bir imaj alışması yapmasına gerek yok. Zaten Barış Kömürcüoğlu yarışmaya girmeden önce kendi imajını çizip, sindirdikten sonra bu yarışmaya katılmış. Saçı başı ile oynamasına, yada farklı arayışlar içine girmesine gerek yok. Zaten kendisininde böyle bir çalışma içine girmek gibi .ir niyeti yok. Dikkat ettiyseniz yarışma programlarında ilk girdikleri haller ile son halleri arasında dehşet verici farklılıklar yaşanıyor. Barış için aynısını söyleyemiyeceğim. Çünkü o hep Barış Kömürcüoğlu idi.

2 saat içinde hayattan, ilişkilerden, medyadan, kendinden, hayranlarından, kız arkadaşından ( kız arkadaşının olduğunu öğrendiğim an yıkıldığım andı:) kısaca yaşama dair herşeyden sohbet etme imkanım oldu.

Yine çookkk uzun bir yazı yazmışım huyum kurusun. Bu sıcak sohbeti yazarken herkesin ekranda görüpde tanıyamadığı sıcak, samimi birinden bahsetmek istedim. Ben içindeki iş aşkını, azmini,başarısını,enerjisini, gözlerindeki pırıltıyı, yüzündeki gülümsemeyi hissettim. Sizede hissettirmeye çalıştım. Bunu başarabildiysem ne mutlu bana....

Herkes kolay şöhret olunabilir önemli olan bunu hak edip, hazmetmektir... Sanırım Barış bunu hazmetmeyi iyi başarmış. Umarım hep böyle kalır. (Artık özel olarak Sessiz gemiler şarkısını hak ettim sanırım..)

Herkesin yeri, tadı, lezzeti, duruşu, bakışı, imajı , hayat görüşü farkılıdır...

Bence Barış kardeşimiz (kardeş diyoruz sevgilisi var bundan sonra kardeş demiyelim de ne diyelim aahhh aahhh ) bunca zaman yeterince olmuştur, olay budur...

Zaten Barış Kömürcüoğlu’nun da ideali örnek bir vatandaş olabilmek. Çünkü kendisini izleyen, seven çok küçük ayranları var. Bunun bilincine çok önceden vardığı için adımlarını ona göre attığını altını çize, çize belirtiyor. İleride evlendiğinde de örnek bir evlat yetiştirme hayali var. Ne diyelim Vatan’a Millet’e hayırlı uğurlu olsun.Ama şuan evlenmek gibi bir niyeti yok. (Hala şansım var mı dersiniz?)

Nasıl Semra hanımdan sonra gelen yeni kaynanalar ilk günkü etkiyi ve reytingleri yakalayamayacağı gibi ilk serideki Popstar adayları da kendilerinden sonra yapılan benzerleri bu kadar etkili olmayacak...

Kaç gündür yazmadığımdan elimin ayarını bugün fazlasıyla kaçırdım. Siz bu yazımı okuyup bitirene kadar ben diğer yazımı yazmış olurum...

Sağlıklı günler...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://baris-komurcuoglu.yetkin-forum.com
 
REYTİNG PATLAMALARI!
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Barış Kömürcüoglu Fan Club :: Barış Kömürcüoğlu Genel :: Barış Kömürcüoğlu'ndan Haberler-
Buraya geçin: